21 Eylül 2011 Persembe sabahi Urfa’dan bir avukat arkadasim, Giresunlu bir ‘Kaymakam burada intihar etmis’ diye arayinca yasadigim o saatleri tarifim mümkün degildi.
Degerli okurlarim; Insanlarin hayatlarinda bazi dönüm noktalari vardir. Caner kardesim meslegi tercih konusunda bizim tavassutlarimizi (Tavsiye) dinlemis ve hayatina böyle yön vermeye çalismisti. Simdi ne oldu? Nasil oldu? Neden oldu? gibi sorularla sizleri mesgul etmeden bu tavsiye ve Caner Akgün ile tanisma süreci hakkinda sizlere bilgi vermek istiyorum.
Caner, benim ilkokul ögretmenlerim olan Zehra ve Mehmet Akgün çiftinin iki oglundan biri, tanisikligimizda buradan basliyor. 1980 yilinda ben Giresun merkez Erikliman Gazilertepesi Ilkögretim Okulu’nda ilkögrenimime devam ederken, benim 1-2-3 siniflarda ögretmenim olan Zehra Akgün rahmetliye hamile ve dogum süreci yasadi.
Iste o günden sonra rahmetli Caner’in babasi Mehmet Akgün suan (Kayadibi Ilkögretim Okulu Müdürü) o zaman Erikliman Gazilertepesi Ilkögretim Okulu Müdürü olarak görev yapmaktaydi. Yollarimiz bizim 3. siniftan itibaren kiymetli hocamizla kesisti. Mehmet Akgün benim ve benim gibi köyümüzde yetisen belki onlarca çocugun rol modeli ve saygi duydugu bir kisiliktir. Birçok ögrencisi hala ki; Ben bunlardan biriyim, ailemden baska her özel günde hatirini sordugum ve mutlaka aradigim çok özel biri olarak ben ve benim gibi ögrencilerinin gönlünde taht kurmustur.
Caner ise, bu degerli büyümüz, hocamizin oglu olarak genç bir idealist olarak tanidigim çok sevdigim gözlerindeki pariltiya hayran oldugum bir kardesimdi. Caner lise egitimi ve sonrasinda Fatih caddesinde o zaman köyümüzün (Erikliman Gazilertepesi) muhtari da olan Necdet Ziya Yücel’e ait çay ocaginda yaz tatilini degerlendiren ve ailesine asla yük olmayi sevmeyen ve herkese gelecegi ile ilgili verdigi kararlar hakkinda sorular soran piril, piril bir gençti.
Daha sonra çok istedigi Istanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni kazandi ve babasi Mehmet Akgün ile birlikte o okuldaki ilk gününde naçizane bende okulun kayit sirasinda onunla beraberdim. Ilk yil Orman Isletme Misafiranesi’nde kaldi. Kalan 3 yili ise Fatih civarinda önce iki arkadasi daha sonrada bir arkadasi ile kiraladigi zamanla bizlerinde destekledigi evlerde geçirdi.
Birçok sinavi dereceler ile kazandi ve hayati boyunca hedefledigi “Kaymakamlik” görevini kazandi. Iste size bir hayat hikâyesi bende zaman, zaman Caner’i gençlere örnek gösterdim. ‘Bakin’ dedim. Hedef koydunuz mu, çalistiniz mi, ‘Olmaz’ diye bir sey yok.
Simdi bu intiharin sebebi raporlara nasil geçer orda ne yazar bilemem. Ama bu dünyadan gelip geçen Caner’i intiharina kadar beni taniyan birçok genç örnek aldi.
Bunlarin bir kismi hala tahsil hayatina devam ediyor. Bir kismi ise imtihan sürecinde, iste bundan sonraki süreç artik çok daha önemli bir hal aldi.
Artik gençlerimize birazda hayatin zorluklari ile ilgili psikolojik destek vermemiz gerektigi ortaya çikti. Caner yasadigi sürece birçok gencin ilham kaynagi kisa süre içinde çalistigi bütün bölgelerde arkasinda kendini seven onlarca insan birakti.
Bu örnek gencimiz yasadigi problem her neyse (Allah C.C. günahlarina kefalet saysin) hiç tasvip edilmeyen bir yöntemi tercih etmesi böyle akilli birine hiç yakismadi.
Ama bu dünyadan gelip geçen Caner Akgün belki bilerek beklide bilmeyerek birçok gence örnek olmus biri olarak hatirlamak istedigim ve her zaman rahmetle anacagim bir kardesim olarak tarih sayfalarina girmis oldu.
Allah Caner Kardesimi Rahmet Eylesin. Basta Zehra ve Mehmet hocam olmak üzere, esi Tugba hanimefendi, kizi Sila ve kardesi Alper ile bütün ailesine bassagligi diliyorum.