Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Giresun Milletvekili Bülent Yener Bektaşoğlu hafta sonu yapılan olağan genel kurulda konuşan genel başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a atfen “Diktatör Bozuntusu” sözlerini savundu.
Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun, partimizin 35.Olağan Kurultayı’nda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “tarafsızlık ve yeminine bağlı kalma” çağrısı yapması halkımız tarafından memnuniyetle karşılanmıştır.
Ancak AKP’nin milletvekilleri ve il-ilçe örgütleri bu konuşmanın içinde geçen ‘diktatörlükle’ ilgili bölüme takılarak, bu söz üzerinden CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na hakaretler yağdırmışlar, böylece Recep Tayyip Erdoğan’a sadakatlerini bildirme yarışına girişmişlerdir. Giresun’la ilgili bütün sorun ve konularda nedense hassasiyetlerini yitirmiş olan ve sesleri çıkmayanlar, yaptıkları açıklamalarda en ağza alınmadık küfür ve hakaretlerle CHP’ye, cumhuriyetimizin ve partimizin kurucularına saldırmaktadırlar.
Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na sarf edilen bu sözleri kendilerine aynen iade ediyorum.
Cumhuriyetimizi kurarak halkın kendi kendisini yöneteceği bir siyasal sistem kuran Atatürk ve İnönü’ye ‘diktatör’ diyenleri, dolayısıyla da onların yanında yer alan Kuvayi Milliyecileri, Osman Ağa ve Giresun uşaklarını suçlu gibi algılatmaya çalışanları kınıyorum. Onları saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.
Bu kampanya, AKP’lilerin hep yaptığı gibi bir algı yaratma, hedef saptırma, çarpıtma operasyonudur.
Onların iddia ettiği gibi genel başkanımız ne ülkeye, ne de onlara %52 oy veren halka hakaret etmiştir. Sayın Kılıçdaroğlu bir gerçeği vurgulamıştır.
Bugün ülkemizde demokrasi,özgürlükler, insan hakları , hukuk ve adalet dikta yönetimlerinde olduğu gibi askıya alınmışsa, ülke kan gölüne dönmüşse,ekonomi ve diğer hiçbir şey iyi değilse, böyle bir ülkede demokrasi var denilemez, bunun baş sorumlusu olan kişiye de demokrat denmez.
Diktatör bozuntusu benzetmenin en hafifidir.
Cumhurbaşkanı hukuki hakkını kullanarak yargıya başvurmuş ve CHP Genel Başkanı hakkında hakaret davası açmıştır. Ancak kendisi bu davayı kaybederse, “namus ve şerefi üzerine ettiği yemine bağlı kalmayan bir diktatör bozuntusu” olduğunu mahkeme kararıyla da tescil ettirmiş olacaktır.
Halkımız kimin dikta yanlısı, kimin demokrat olduğunu çok iyi bilmektedir.
Onun için Nurettin Canikli, Sabri Öztürk ve aynı görüşte olan AKP’liler boşuna uğraşmasınlar.