CENGİZ KABADAYI NEDEN ÖLDÜ?

Doğankent İlçesi Doymuş Köyü nüfusuna kayıtlı İbrahim oğlu Cengiz Kabadayı (32) tedavi için gittiği Giresun Özel Ada Hastanesinde bugün hayatını kaybetti.

Cengiz Kabadayı, 10 Şubat Cuma günü Doğankent’te öğle namazına müteakip kılınacak cenaze namazının ardından ilçenin Doymuş Köyü, Haytadüzü Mezarlığında toprağa verilecek.

DOLMUŞLA GİTTİ TABUTLA DÖNÜYOR

Yakınlarının ifadesine göre; 3 gün önce aniden hastalanan Cengiz Kabadayı, Doğankent Sağlık Ocağı tarafından Tirebolu Devlet Hastanesine sevk edilmiş, burada yapılan muayenesi sonucunda çekilen kalp grafiğinde önemli bir bulguya rastlanamadığı için “kas ağrısı” denilerek hasta taburcu edilmiş ancak Doğankent’te kendisine “sen tam teşekküllü bir muayeneden geç, ihmal etme” denildiğinden tekrar aynı gün dolmuş ile normal bir muayeneye gider gibi Özel Ada Hastanesi’ne gitmiş burada kendisine “sen iki kez kalp krizi geçirmişsin” denilerek yapılan anjiyonun ardından fenalaşarak yoğun bakıma alındığı bildirildi.
Yoğun bakımda 3 gün boyunca kalp vazifesi sağlayan cihaza bağlı olarak kanaması durdurulamayan Kabadayı’nın kan grubunun da nadir bulunan A Rh Negatif olması nedeniyle Giresun genelinde yerel TV ve Radyolar aracılığı ile anonslar yapılmak, Giresun Doğankentliler Derneği aracılığı ile üyelere SMS gönderilmek suretiyle kan ihtiyacı giderilmeye çalışılmış, özel olarak Helikopter ile Samsun’dan cihaz ve doktor getirtilerek tedavisinin yapılmasına çalışılmış ancak Kabadayı, 7 Şubat Salı gününden beri yoğun bakımda verdiği yaşam mücadelesini bu gün öğle saatlerinde kaybetti.

ÖLÜMÜNDE İHMAL Mİ VAR?

Evli ve en küçüğü 2, en büyüğü 11 yaşında 3 çocuk babası olan, çok genç bir yaşta (32 yaşında) beklenmedik bir şekilde hayatını kaybeden, çevresinde gariban ve kimseye zararı olmayan çalışkan kişiliği ile tanınan Cengiz Kabadayı’nın ölümünden sonra akıllarda bazı soru işaretleri kaldı.
Bunlardan ilk sorulacak sorunun Kabadayı’nın bir ihmal kurbanımı olduğu? Çünkü; yakınlarının ifadelerine göre, Tirebolu Devlet Hastanesinden sadece kas ağrısı tanısı ile taburcu edilen, ardından sağlıklı bir insan gibi, normal tarifeli dolmuşlarla Özel Ada Hastanesinde muayene olan ve burada kendisine 2 kez kalp krizi geçirdiği söylenen ve anjiyo olduktan sonra yatmakta olduğu servis odasında tekrar kalp krizi geçirdiği gerekçesi ile yoğun bakıma alınan Kabadayı’nın bu beklenmedik ölümü ile ilgili birilerinin tatmin edici bir açıklamada bulunması gerekmektedir.
Bu sağlık kuruluşlarından hangisinin tanısında bir eksiklik var? Hastalığı gerçekten basit bir kas ağrısı mıydı? 2 kez kalp krizi geçirdiği halde farkına varmayan, ancak muayene için gittiği hastanede tedavi edilirken hayatını kaybeden Kabadayı’nın tedavi süreci ile ilgili kim tatmin edici bir açıklamada bulunacak?
Ortada iki farklı sağlık kuruluşundan, iki farklı hastalık tanısı ve çok genç yaşta hayatını kaybeden bir insan ile onun geride bıraktığı 3 tane yetim çocuğu bulunmaktadır. Birilerinin ve yetkililerin bu insanlara sahip çıkarak olayı aydınlatması beklenmektedir.