Giresun Belediyesi işçileri, emeklerinin ve alın terlerinin karşılığının siyasete bir baskı unsuru olarak görülmesine ve kullanılmasına asla izin vermeyeceklerini belirterek, “Biz bu bedelleri seve-seve öderken, açlık sınırları altındaki asgari ücretleri bize dayatanlar bilsinler ki; onların ödeyeceği bedeller çok daha ağır olacaktır” dediler.
Disk/Genel-iş Giresun il Temsilcisi İsmail Taşhan Giresun Belediyesi’nin bütçenin yüzde 30’undan fazla olan yüzde 30,007 oranındaki işçi alımları nedeniyle soruşturma geçirmesini değerlendirdi.
İsmail Taşhan, “2009 senesinden bu yana şehrimizin en büyük istihdam kapısı olan Giresun Belediyesi ve Belediye Başkanımız sevgili Kerim Aksu, kendisinden önceki siyasi anlayışa inat pırıl-pırıl bir vizyon ile müteahhitlerle değil kurum bünyesine, şehrin her mahallesinden gençleri alarak yolunu, asfaltını, suyunu, kanalını, temizliğini, parkını, bahçesini yani belediye hizmetlerini bu şehrin çocukları ile yapmaya başlamıştır” dedi.
İsmail Taşhan yaptığı açıklamada şunlara yer verdi, “Bizlerin her santimetresinde değil,her zerresinde emeğimizin ve alın terimizin olduğu bu güzeller güzeli şehrimizin Belediye Emekçileri olarak,son dönemde ilimizin gündemine oturan Belediye Başkanımızın fazla işçi çalıştırması ile ilgili kurumumuza kesilen ceza hakkında, konunun tam merkezindeki belediye işçileri olarak kuracak birkaç cümlemiz olduğu için bu gün bu alandayız.
Bilinmesini isteriz ki; şehrimizin ve ülkemizin, üretim ve istihdam alanlarının son 15 yılda iktidarlar tarafından, nasıl özelleştirmelere, yandaş sermaye gruplarına siyasi çıkarların ekonomik çıkarlar ile paralel götürülerek, ”Genel kapitalist politikalara teslim ve kurban edildiğini bu şehir halkı hep beraber görmüştür klasik tabir ile SEKA kağıt fabrikasının 1500 kişiye, FİSKOBİRLİK’in 1000 civarı işçiye, suntanın, Adel’in ve diğerlerinin yüzlerce şehrimiz insanının iş kapısı durumunda iken elimizden ve şehrimizden birer birer nasıl alındığını tüm Giresun halkı takdir edecektir.”
SİYASİ MALZEME YAPILDI
İsmail Taşhan, işçiye ayrılması gereken bütçeden, binde 7 oranında bir aşım olduğu için, kesilen cezanın, dolgu alanları ve çöp tesisinde kullanıldığı gibi bir siyasi malzeme olarak kullanıldığını düşündüklerini belirterek şu ifadelerle açıklamasını tamamladı:
Şehrimizi AB bölgeler komitesinde, Avrupa’ya entegre etmiş hibeler alan projeler üretmiş, hatta bu toplantılardan birini de şehrimizde yapacak kadar bu şehre güvenmiş ve başarmıştır.
Bir çok ulusal düzeyde projelere imza atmış, ”fındık harmanı” yapıyor eleştirilerine kulak asmamış, Atatürk meydanının cazibesine ve şehrimize kattığı değeri eleştirenleri o meydana mahkum etmiştir.
İkinci meydan yola çıkmış,bir dev proje daha hayata geçmek üzeredir. Daha güzel bir “Giresun” adına Giresun Belediye ailemiz, 7 gün 24 saat canla başla çalışmaya devam etmektedir. Burada anlatmak ve vurgu yapmak istediğimiz şey Giresun Belediye ailemiz her katmanı ile sosyal belediyeciliği özümsemiş. Biz işçiler, emeğimizin, alın terimizin karşılığını, örgütlenme hakkımızı, insanca yaşama ve çalışma talebimizin karşılığını aldığımız bir anlayışın fazla sayıda işçi çalıştırıyor, iş veriyor, aş veriyor, hak veriyor diye cezalandırılmasını siyasi malzeme olarak görüyoruz.
Bizler işimizin, ekmeğimizin, aşımızın, çocuklarımızın sütünün, mamasının, geleceğinin, siyasete bir baskı unsuru olarak görülmesine ve kullanılmasına asla izin vermeyeceğimizi, daha öncede bir çok basın açıklamalarımızda dile getirmiştik, bundan sonrada dile getirmeye devam edeceğiz. Bilinmesini isteriz ki bu cezayı Giresun Belediye İşçi sınıfı üstlenir kurumumuz ve Belediye Başkanımız, nasıl işsiz, aşsız zor günlerimizde bize sahip çıktı ise böyle bir durumda da biz, kurumumuza ve Belediye Başkanımıza sahip çıkar bu şehre kesilen cezanın bedelini hep beraber öderiz…
Biz bu bedelleri seve-seve öderken, açlık sınırları altındaki asgari ücretleri bize dayatanlar bizleri canlı-canlı madenlere gömenler, kazandıkları paraları bizim canımızdan daha değerli görenler bizleri sermayeye köle yapanlar çocuklarımızın geleceklerini saraylarına ve saltanatlarına bir tuğla parçası olarak görenler savaşlardan terörden kaostan kandan beslenenler siyaseti ve dini ticari yaşam aracı olarak görenlere tepkimizi göstereceğiz.”