GÜNCEL

KARSIYAKALIYIZ…GIRESUNLUYUZ…

 

Zamaninda mesin yuvarlak pesinde hakkiyla kosmuslugumuz var. Bilenler bilirler. Ayrica tam kirk yillik iyi bir futbol izleyicisiyiz. Bu kez topa girmeyelim dedik. Öncelikle Galatasarayli degildik. Sonra futbol arenasindan politika arenasina kirmistik dümeni. Üstüne üstlük 12 Eylülü yapan “netekimci” Ankaragücü’lü, T.Özal’da Fenerbahçeli çikinca, sari lacivert renklerden soguduk, içimiz kan aglayarak biraktik “sanli feneri”. O zamandan beri de Kaf-Sin-Kaf’liyiz en harbisinden. Ve Giresunluyuz hangi kümede yer alirsa alsin.

“Top yuvarlaktir” kabullendik de, taraftarlari da bir yerlere yuvarlamak bomba gibi gündeme düsünce uslanmaz bir KSK’li olarak duramadik. Sporunda, sporcunun da, taraftarinda özgürlük alanina girilip, hakimlerce haksiz penalti çalininca susamazdik.


Hiçte basite indirgenecek bir açilis degildi Arena’daki. Ihalecisi, borsacisi, insaatçisi, san söhret sevicisi, çullusu çulsuzu, takatukacisi, çantacisi, takipçisi, ulusçusu, çok ulusçusu, politikacisi, kulüp baskanisi bir yanda.  Fedakâr, cefakâr, “her sey sahtekâr, tek gerçek taraftar” bir yanda. Sahnelenince asap bozucu psiko-drama kendimizi orta sahada baslama vurusu yaparken bulduk. Aslinda koca, asirlik GS’ye kirasini bile ödeyemedi diye zart zurt edilince kiyamet koptu. Açilisa pek sik düsmedi dogrusu yasananlar. Ama kavgada bile söylenmezler söylenince, ne Galatasaraylilik kaldi ne de haya edep. Saka sukalanmadan Arena’dan çikildigina duci olmak lazim, o saatten sonra bedduaci degil. Kameralarda Provokatör aramaya ne hacet mikrofona sorsunlar.


Plan belliydi. Sirasiyla konusulacak, taraftar canhiras alkislayacak, koltuklar ve sandiklar sisirilerek nemalanilacakti, ama unutuldu “top yuvarlaktir.” Tersine döndü taktikler, goller yenildi ve maç kaybedildi.


Oysa maçtan beklenti, taraftar eller patlayana, yüzler morarana, bogazlar çatlayana alkis tutup, lehte tezahürat yapacakti, basbakan ve sürekâsina. Skor bir anda size stad yaptik nankörlük ettinize döndü. Misafire ayip yapildi korosu nihavent makamindan basladi. Futbola siyaset bulasti, ara nagmeleri Polat’in siyasi görüsüne notalandirildi. Seref haysiyet derslerine geçildi bir aralik.Tutmayan hesaplar vardi o gece Arena’da.


Taraftar hesap pusulasini fazla bulup reddedince, pusulasi kaydi futbolun. Bir kere taraftar kendisine biçilen yeni rolü begenmedi. Rotasi kayacaksa o ben degilim diye haykirdi yüksek volümlü. Yillarca çoluk çocugun nafakasindan kesilerek, her türlü sart ve zeminde verilen destek tüm takim taraftarlari adina GS türbinlerinde hayat buldu. “susma sustukça sira sana gelecek”  diklenisiydi açikçasi Arena’dan yayilan. Ve bu dirilis Avrupa sampiyonu olmus bir takimin taraftarina kimse alinmasin ama en yakisan tutumdu.


Yok, öyle yagma börek. Siz miting alanlarinda punduna getirip birilerini isliklatip yuhalatirken iyi. Yarim agiz yapmayin etmeyin deyip biyik altindan gülerken rana. Isliklanip yuhalanirken yok serefsizlik yapildi, yok dünyanin sonu geldi. “padisahim çok yasa denüle, demeyenün boynu vurula” nereye kadar, ceza sahasina kadar oldugu görüldü. Sanki futbolla siyaset ayrisik kardeslermis gibi. Alabildigine iç içeler, yapisik kardesler öyle oldugunu dünya alem biliyor. Devlet yönetiminde “3 F” Gerçegini kim inkâr edebilir ki.


Simdi herkes külahinin altina sinmeden, el pençe divan durmak yerine basini kaldirmali. Taraftari küstürmek de neyin nesi. Birakin basbakan küssün bir sey olmaz. Zaten kendileri fenerli. Vermez ise stadi vermez, ama cevabini bes ay sonra munis taraftardan gecikmeksizin alir. Ya aslanlar küserse, o vakit basbakan ve sürekâsina resital yaparsiniz bos türbinlerde. O resital kurtarir mi acaba kulübü. Fikstürde kolaylik, deplasmanda aslan yürekli destek olur mu, puan cetvelinde arti puan yazilirmi acaba hanenize. Vermezmis stadyumu, sanki baba parasiyla yapildi Arena. Bal gibi Galatasarayindir Arena. Isteyin bakalim geriye Ali Sami Yen’i, veriyorlar mi?


Islikli, alkisli, pek hos degil ama yuhalamali protesto nedeniyle GS taraftarligindan utananlar, Galatasarayliligini askiya alanlar varmis. Olsun varsin ne çikar. Bu olaydan sonra futbola kel alaka, yasi basi geçkin, yeni yetme, tuttugu takim ne olursa olsun “Galatasaray sempatizani” olacaklar az mi sanki. Egri oturup dogru konusalim, futboldan siyasetin eli çekilmeli. Çekilmez ise eger daha çok stadyum kazasi olur, çok baslar agrir…


Su canim Çotanak’da basimizi agritmasa, Dünya bizim olacak…


 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.