Dibek Tasi yeni nesilin bilmedigi bir gelenegimizdir. Dibek taslari Alucra’nin hangi köyüne giderseniz gidin karsiniza çikar..
Öylesine bir kösede atil durumda olan bu dibek taslari eskiden her evin vazgeçilmezi idi.. Eskiden köylerde su degirmenlerinden önce bu dibek taslari kullanilirdi..
Simdilerde harabe halinde olan su degirmenleri, belkide o zamanlar kullanilmaya baslandiginda bir devrim yasanmisti. Su degirmenlerinin içinde bu islemleri yapmak için hemen degirmenin içinde bu düzenek bulunurdu, yinede dibek taslari köylünün göz bebegi idi. Çünkü ha diyince degirmene gitmek yerine, bugdayi ( gendüme) (bütün oldugunda keskek yapiliyor, yarim oldugunda çorbalik oluyor) bulguru ( Bugdayi önce yikiyorsun, sonra pisiriyorsun, hedik oluyor, sonra kurutuyorsun, kuruttuktan sonra dibege koyarak bulgur elde ediyorsun)
Bu dibek taslarina bugday konulur ve salgu ile dövülürdü.. bugdaydan çikan kabuklar savrulurdu. iki kisi karsi karsiya gelir sirayla içine vururlardi.. Bu isler yapilirken, birkaç kisi bir olur hem sohbet edilir, türküler söylenirdi..
“Avluda dibek tasi.
Verdigin bulgur asi.
Tenesirde yikansin.
Kaynananin kel basi”
Nasil eskiden çesme baslarinda kadinlar bir araya gelir hem sularini doldurur hem de sohbet ederlerdi..onun gibi… Bu çesmelerde bulusmalarda artik yok.. çünkü her köyde her evde artik su var.. çesmeler sadece oradan geçenler içsin, hayir dua almak için yapiliyor…
Birde küçük el dibekleri vardi, bu iki yuvarlak, ortasi delik tastan olusmakta idi, Bu tasin altina temiz bir örtü serilerek, delikten bugday aktarilarak ve kol çevrilerek alttan kepekli bulgur olarak çikiyordu. Sonra kepegi bulgurdan savrularak ayriliyordu.
Dibek Tasi olayinda Köklüce ve Çalgan Köyü bu isi daha farkli bir boyuta getirmisler, insan gücü yerine hayvan gücünü kullanarak bugdaydan bulgur ve gendüme elde ediyorlarmis. Bu dibek tasi örnegin Karabörk köyünde içine su doldurularak, içine taze patatesler atiliyor ve bu patatesler suyun içinde dibek tasinin kenarina sürtülerek kabuklari soyuluyormus…
Geleneklerimizin kaybolup, yok olmamasi dileklerimle…