Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, “Kapitalist bir anlayışla fındık üreticisinin emeği sömürülmek isteniyor. Biz ne köleyiz, ne de birilerinin uşağıyız. Fındık üreticisinin emeğinin sömürülmek istenilmesine asla müsaade etmeyeceğiz” dedi.
Ziraat Odaları olarak fındık ve fındık üreticisinin hakkını her platformda savunmaya devam edeceklerini kaydeden Karan, tek hedeflerinin Türk fındığı ve üreticinin alın terinin hak ettiği değeri bulması için mücadele etmek olduğunu söyledi.
Fındık rekoltesinin çok düşük olduğunu dile getiren, “Belki de, Cumhuriyet tarihinin en düşük fındık rekoltesiyle karşı karşıyayız” diyen Nurittin Karan, açıklamalarına şöyle sürdürdü:
“Ama gelin görün ki, fındık fiyatı beklentilerden çok uzak bir rakamdan işlem görüyor. Bilindiği gibi 2009 yılından beri fındıkta serbest piyasa koşullarında arz-talep sistemi işletilmektedir. Ancak bu sezon bu sistem çökertilmiş durumda. Aslında geçen sezon bunun sinyalleri verilmişti. Güçlü bir alıcı fındıkta bir tekel oluşturarak piyasa üzerinde baskı oluşturuyor. Artık öyle bir noktaya gelindi ki, akşam 13 lira olan fındık fiyatı sabah 12 liraya düşüyor. Akşamdan sabaha fındık fiyatının değiştiğini bu sezon gördük. Bu da apaçık tekelleşmenin eseridir.”
“NE KÖLEYİZ NE DE BİRİLERİNİN UŞAĞIYIZ”
Fındıkta yaşanan tekelleşmeyi ‘kapitülasyon’ olarak değerlendiren Ziraat Odası Başkanı Karan, “Birileri kendi menfaatleri uğruna üreticinin alın teriyle çocukla oynar gibi oynuyor. Şu anda serbest piyasada işlem gören fındık fiyatlarını kabul etmediğimizi bir kez daha belirtmek isteriz. 15 lirayı gören ve az olan bir ürünün 12 liraya kadar düşmesi normal bir durum değildir. Türk fındığı tekelleşiyor. Buna da maalesef göz yumuluyor. Söylemden ileri gitmeyen açıklamalarla fındıkta tekelleşmenin önüne geçemeyiz. Tekelleşmenin adı resmen ‘Kapitülasyon’dur. Şu anda kapitalist bir anlayışla fındık üreticisinin emeği sömürülmek isteniyor. Biz ne köleyiz ne de birilerinin uşağıyız. Fındık üreticisinin emeğinin sömürülmek istenilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Bu böyle bilinsin” açıklamasında bulundu.
“FINDIKLA İLGİLİ SOMUT ADIMLAR ATILMASINI BEKLİYORUZ”
Karan, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bünyesinde Fındık Daire Başkanlığı kurulacağını ancak henüz bir gelişme olmadığını ifade ederek, Ziraat Odaları olarak birçok söylemlerinde haklı çıktıklarını kaydetti.
Karan şöyle konuştu;
“Ziraat Odalarının dışında hiç kimsenin sesini çıkarmayarak, üreticiye şirin gözükme adına konuşması bizleri son derece rahatsız etmekte. Sağ olsun hükümet yetkilerimiz, fındık üreticisini destekleyen açıklamalarda bulunuyor bulunmasına ama ortada bir sonuç yok. İsim beyan etmiyoruz ancak, her bir hükümet yetkilisi veya milletvekili çıkıp ‘fındık fiyatları artacak’ dediğinde tam tersi oluyor. Fındık fiyatı en az 50 kuruş aşağıya düşüyor. Üreticiler adına artık söylemden öte ellerini taşın altına koymalarını bekliyoruz. Geçen sezon tedbir amaçlı tekelleşmenin önüne geçmek için açıklanan vaatler ne oldu. Hani Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bünyesinde Fındık Daire Başkanlığı kurulacaktı? Rekabet Kurulu’nun araştırması ne oldu? Halen rapor kamuoyuna açıklanmış değil. Ayrıca Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla müdahale alım yapılacaktı. Hiçbirinden ses yok. Artık bu konularla ilgililerden somut adımlar atılmasını bekliyoruz. Yoksa birkaç yıla kalmaz hani şu fındıktaki Hamburg efsanesi varya İtalya’da gerçek olacak. Bizde topyekûn istemeye istemeye ‘Kapitülasyonun’ esiri olacağız. Sezon başından beri Ziraat Odaları söylemlerinde hiç yanılmadı. Fındık dalın ucunda göründükten sonra ne söylediysek, neye dikkat çektiysek harfi harfine doğru çıktı. Bu yıl rekolte çok düşük 400 bin tonu geçmez dedik. Doğru çıktı. Fındık tekelleşiyor dedik. Doğru çıktı. Küllenme hastalığı fındığı kanser virüsü gibi sardı dedik. Doğru çıktı. Fındıkla ilgili daha birçok konuda Ziraat Odaları haklı çıkmıştır. Birilerinin iddia ettiği gibi bizim tek derdimiz fiyat değil. Kaldı ki üreticinin hislerine tercüman olmak bizim görevimiz. Fındıkta çok ciddi sorunlar bulunmakta ve acilen bunlara çözüm üretilmelidir.”
“FİSKOBİRLİK’E NEDEN YER TAHSİSİ YAPILMIYOR”
FİSKOBİRLİK’in yeni entegre tesisi kurması için Giresun 2’nci Organize Sanayi Bölgesi’nden talep ettiği yerin neden verilmediğini de anlamadıklarını dile getiren Nurittin Karan, şunları söyledi:
“Bilindiği gibi FİSKOBİRLİK yıllarca fındıkta bir denge unsuru ve sigorta görevi görmüştür.
FİSKOBİRLİK’siz bir fındık piyasası düşünülemez. Şuanda bile azda olsa serbest piyasanın üzerinde ürün alması önemli bir ayrıntıdır. Bu nedenle FİSKOBİRLİK’in yaşatılması ve ayakta durması önemlidir. Mevcut yönetim başta ekonomik zorluklar olmak üzere sorunların üzerinden gelerek birliği yeniden eski günlerine doğru götürmekte. Ancak bunu yaparken sanki bize göre yalnız bırakılıyorlar. FİSKOBİRLİK’in mevcut yapısına ilaveten yeni yatırımlar yaparak, daha fazla fındık alıp işleyerek satması kimin işine yarar. Tabiki de üreticinin işine yarar. Güçlü bir FİSKOBİRLİK’in olduğu bir piyasada birileri istediği gibi at koşturamaz, baskı kuramaz. Ama bunu yapabilmesi için önünün açılması gerekiyor. Edindiğimiz bilgilere göre FİSKOBİRLİK’e ait Giresun merkez ve ilçelerdeki arazileri belediye engellerine takılmakta. Bu yüzden yönetimin eli-kolu bağlı durumda. Örneğin Genel Müdürlük arazisi Belediye yerleşim alanı, Bulancak Kooperatifinin yeri Belediye yerleşim alanı. Bu nasıl bir belediye yönetimi anlayışı ve bu nasıl FİSKOBİRLİK’e sahip çıkmaktır. Bunun örneklerini diğer ilçelerde de görmek mümkün. Öte yandan FİSKOBİRLİK’in yeni entegre tesisi için Giresun 2. Organize Sanayi Bölgesi’nden yer talebinde bulunduğunu duymayan kalmadı. Sağır sultan dahi duydu ama olumlu bir sonuç yok. Fiskobirlik yönetimi ciddi anlamda yeni bir yatırım için 2. OSB’den yer talep ediliyorsa o yer acilen tahsis edilmelidir.”