Ceza Tevkifevleri Genel Müdürü iken Danıştay 13. Daire üyeliğine atanan Giresun Göreleli hemşerimiz Nizamettin Kalaman Giresun ve Türkiye çapında yaptığı hizmetlerin kiminin yarım kalması nedeniyle buruk olduğunu açıkladı.
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğündeyken özellikle mahkumların yaşam şartları ve doluluk oranlarıyla ilgili sorunlarla ilgili adeta reform gerçekleştirdiklerini belirten Danıştay 13. Daire üyesi Nizamettin Kalaman, bu konudaki çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Danıştay 13. Daire Üyesi Nizamettin Kalaman, cezaevlerinde doluluk oranlarının yüzde 150’nin üzerinde olduğunu belirterek “80 bin kapasiteli cezaevlerinde 120 bin hükümlü ve tutuklu bulunmaktaydı. Bu konuda eylem planı hazırlandı. Hazırlanan eylem planı başbakan ve bakanlar kurulunun desteğini aldı. Uygulamaya giren eylem planlarımız başarılı sonuçlar verdi. Yine 90 cezaevinde 270 atölye açıldı. Avrupa Birliği desteğini de alan bu atölyelerde mahkumlar bir tarafta meslek öğrendi diğer tarafta ise ekonomik gelir elde ettiler. İlk defa cezaevleri müdürlerine yönelik meslek içi eğitim semineri düzenlendi. Cezaevlerinde yaptığımız eylem planlarıyla ilgili zaten AB ilerleme raporuna göre ülkemizin taahhütleri vardı. Sadece bizim dönemde süreç ivme kazanmış oldu” dedi.
Ceza ve Tevkifeleri Genel Müdürlüğü’ndeyken, memleketine kazandırmak istediği yatırımların sadece bir bölümünü hayata ancak geçirebildiğini de kaydeden Nizamettin Kalaman, “İşimiz nedeniyle memleketimizden ayrı kalsak ta hiçbir zaman bağlarımızı kopartmadık. Bu yüzden de icracı bir göreve geldiğimizde de memleketimize bir şeyler kazandırmak istedik. İlk olarak memleketim Görele’ye bir adalet sarayı yapmış olduk. Bu benim için memleketim için önemsediğim bir yatırım oldu. Aynı şekilde Giresun merkeze de müstakil bir adalet sarayı kazandırmak istedim. Çünkü adliye olarak hükümet konağıyla aynı binada hizmet veren Giresun gibi bir kaçtane il ancak kaldı. Fakat Giresun’da arazi sıkıntısı yaşandı. Bu sorunu aşmak için cezaevini taşıyıp oraya adalet sarayı yaptırmak için yatırım programına aldık. Fakat cezaevini taşıyacağımız bölge cezaevi yapacak bir yer temin edecektik. Bölge cezaevi için Çavuşlu’daki taşocağı uygun görüldü. Fakat daha sonradan burası çöp tesisiyle ilgili gündeme geldi. Yeni bir yer arayışına girdik ve Espiye’de bir yer tespiti yapıldı. Burayla ilgili çalışmalar sürerken ne yazık ki bizim Adalet Bakanlığı’ndaki görevimiz bitti. Temennimiz bundan sonra başlattığımız bu sürecin devam etmesidir” diye konuştu.
“Bugün ülkenin gündeminde bulunan ‘Ergenekon’ soruşturmasıyla ilgili hükümet eleştirilmektedir” diyen Nizamettin Kalaman, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Ancak şu çok iyi bilinmelidir ki bakanlık yetkisi kanunla devredildi. Yapılan yargılamalar kesinlikle Adalet Bakanlığı’nın dahi yapılan yargılamaların içeriğinden hiçbir şekilde bilgisi bulunmamaktadır. Adalet Bakanlığı devredilen yetkilerden sonra HSYK’ya lojistik destek sağlamaktadır. Bu konuma da yargıda reform yapılmasıyla gelinmiş ve belki de bakanlığın ve HSYK üzerinde bu derece bir yetkisizlik gibi sonuç doğuracağı tahmin edilmemiştir.”
Öte yandan, daha önce bulunduğu Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’ndeyken cezaevlerinin doluluk oranlarının sorunlarına getirdiği çözüm ve mahkumların yaşam şartlarının iyileştirilmesi gibi konularda başarılı çalışmalarıyla adından söz ettiren Nizamettin Kalaman, son bir buçuk yıldın bu yana Danaıştay 13. Daire üyeliğini sürdürüyor.