Rahmetli Hasan Ersan in baskanligini yaptigi, Ali Hamurcuoglu nun baskan yardimciligini yaptigi, Necati Senliklioglu nun, Muammer Dönmez in, Besir Gürsoy un yönetimde oldugu (muhakak yillar sonra benim hatirlamadigim hemsehrilerimizde vardir. Giresun a ve Giresunluya hizmetleri büyük olan bu hemsehrilerimden ölenlerini rahmetle, yasayanlari minnetle aniyorum) dönem de Giresun hastanesine kalp hastalari için Koroner Yogun bakim ünitesi yaptirmislardi.
Ayni anda 8 kalp hastasina müdahale ediyordu.
O günlerde Karadeniz de tip fakülteleri hariç Hiçbir hastanede bu hizmet yoktu.
Daha sonra yaptiklari gecelerin geliriyle böbrek tasi kirma makinasi, göçük altinda kalanlari kurtarma ekipmanlari gibi hizmetleri devam etmistir.
Almanyada yaptiklari son gecenin gelirinide Giresun özürlüler rehabilitasyon merkezine yardim için göndereceklerdi.
BIR YANLISLIGI TENKIT ETMEK AYRI SEY, BOYKOT ÇAGRISI YAPMAK AYRI SEY.
Bu son yapilan geceye dernek yöneticisi hemsehrilerimiz Giresun lu olmayan bir sanatçiyi assolist olarak davet etmisler.
Bu benim dernekçilik hayatimda hep karsi çiktigim bir uygulama.
Bu bir kisir döngü. Yöneticiler Giresun lu sanatçilar Türkiye genelinde meshur olmadiklari için gecelerine, senliklerine, festivallerine komsu karadeniz illerinin meshur sanatçilarini davet ediyorlar onlari daha da meshur ediyorlar.
Giresunlu sanatçilar da , Giresun lularin düzenledigi gecelerde yayla senliklerinde festivallerde sahne alamadiklari için meshur olamiyorlar.
Istanbul lehçesiyle söylenen Giresun Türkülerini degil Türkiye Giresun un yeni nesilleri bile bilmiyor. Ancak komsu ilin bir sanatçisi türküyü nasil olsa giresunlular çalip söylemiyor diye alip kendi iline mal edip piyasaya sürdügünde bütün Giresunlular Türkü yü hatirliyor.
Bu konulari tenkit etmek, yönetici hemsehrilerimizi uyarmak ayri sey, bütün geliri Giresun özürlüler dernegi için harcanacak geceyi boykot etmeye çagirmak ayri sey.
Basinda görev yapan bütün hemsehrilerimiz Dernek yönetimlerinden bekledikleri hassasiyeti kendileride Giresunlu lara karsi göstermek zorundadir.
Bu, boykot olayi bana Tirebolu Kuskunlar köyünde yasanmis bir olayi hatirlatti.
Kuskunlu köyünden Kamil Koç un babasi çalismak üzere sabah ezani köye 20 isçi getirmis. Kamil Koç a tenbih etmis;
-Oglum benim Tireboluda acil isim var sen isçilere sabah kahfaltisi yaptir sonra baslarinda dur hava kararmadan isi bitirsinler demis ve Tireboluya gitmis.
-Aksam köye gidince
-Ne yaptiniz oglum isi bitirdinizmi? Diye sormus
-Baba isçilere kizdim, onlari cezalandirdim. Sabah kahfaltisi yapiyorlardi hepsinin bellerini sakladim. Aksam oldu hala bulamadilar demis.
Ali Hamurcuoglu ve yönetiminin Almanya da düzenledigi Geceye boykot çagrisi yapip daha az insanin gelmesi saglanirsa, Giresun özürlüler merkezine aktaracaklari para daha az olur.
Simdi bu boykotla kimi cezalandirmis oluyoruz.
Bundan daha vahimi, Avrupa da Giresun a ve Giresunlu ya hizmet için çirpinan sayilari iki elin parmagi kadar az olan Ali Hamurcuoglu gibi insanlari incitirsek yerlerini doldurmaya yenilerini hiç bulamayiz.
Giresun ve Giresun lu ayaga kalkacaksa, nüfusuna göre Türkiye nin zenginliginden pay alacaksa, nüfusuna göre siyasette ekonomi de bürokraside bir agirligi olacaksa, bunun öncülügünü dernek yöneticileriyle basin mensuplari yapacaklardir.
Elbette yanlisliklarimizi tenkit edecegiz, ancak tenkitlerimiz yapici olacak incitici olmayacak.
AV.MURAT TOKER